Ana içeriğe atla

Fazladan Metinler

Geçenlerde gerek bilgisayarımda gerekse de defterlerimde 'fazladan' metinlerimin olduğunu gördüm. Farklı boylamlarda düşünürken evreni, biçimsel olarak da diğerlerinden ayrıksı duran bazı metinler geçti elime. Bunların pek çoğu ise ekonomi ve politika ile alakalı metinler. Okulunu bir sene uzatmış bir ekonomi öğrencisi için fazla kendinden emin metinler olduğunu da söylemeliyim. Bu 'fazla' metinleri hemen ayırdım bir kenara ve geriye kalan 'edebi' metinleri havalandırdım. Temelinde 'siyasi' ve 'politik' düşüncelerin yer aldığı sanat eserlerini, hele de edebi eserleri, hiç ama hiç sevmem. ''Aman efendim, politik olmadıktan sonra kaldır çöpe at'' diyenler olabilir. Onlar için zaten roman, şiir ya da film sadece 'politik' duruşu için güzel ya da değildir. Estetik kaygılarının olduğunu hele hele entelektüel bir eylem olan 'edinmek' gibi bir dertlerinin olduğunu hiç sanmıyorum. Temelini yüzyıllardır insanın fikri ve beşeri tabiatına kabul ettirememiş ve ne hikmetse 'insanlık' için olan, bu kof siyasi ve ekonomik düşünce ve doktrinler okurken eğlenceli. Lakin uğruna bir satır şiir yazılacak kadar bile 'insancıl' hadi sizin gibi deyim 'hümanist' durmuyor benim nazarımda. Yaşasın güzellik!

Bu metinlere, neden 'fazla' dediğimi anlatmak istedim kendime.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Başlangıç İçin Gitar Tavsiyeleri

Hayatımıza yeni şeyler sokmak isteriz. Bunlar; insan, hobi, şehir ya da düşünce olabilir. Hobi edinmek, genellikle devamlılığı gelmeyen uğraşlardır. Bir anlık hevesle başlayıp daha sonra bıkarız. Bunların başında da enstrümanlar gelir. Herkes (çoğumuz) bir enstrümanı; sesini ya da duruşunu severek almak ister. Yıllar önce ben de en sevdiğim enstrüman olan gitarı aldım. Yaklaşık dört yıldır elimin altında duran bu güzelim aleti henüz daha yeni keşfediyorum. Son üç aydır sıkı çalışıyorum. Daha önce imkansız gördüğüm bazı teknikleri yeni yeni uygulamaya başladım. Hatta bareli akorları ''Bunu hayatta basamam'' diyerek uzunca zaman aynı akorlar ile geçiş yapmak suretiyle tıngırdattım gitarı. Bugünlerde ise sağ elimi farklı ritmlere alıştırma çabası içerisindeyim. Lafı fazla uzatmadan başlangıç seviyesinde alınabilecek birkaç gitar tavsiyesinde bulunayım dedim. Verdiğim klasik gitar örneklerinin muadilini kendi mahallenizdeki ya da şehrinizdeki müzik marketlerden bulabilirsin

Mandabatmaz Türk Kahvesi -1967/ Beyoğlu

Beyoğlu adımlamak için en çok bulunduğum yer İstanbul'da. İnsan çeşitliliği bakımından ülkemizde daha renkli bir yer var mıdır bilmiyorum. Geçtiğimiz gün yine oradaydım. İstiklal merkezli bir Beyoğlu salınımında bulundum sevgilimle. Nerede oturalım sorularını sağnaklaştırdığımız tam o an kız arkadaşım "Mandabatmaz'a gidelim" dedi... Daha önce adını duymuştum lakin hiç uğramamıştım. Yakın sayılırdık o sokağa. İstiklal'in gürültü ve hengamesinden hemen Olivia Geçidi Sokağına girdik. Az ileride sıralı yer tabureleriyle bizi Mandabatmaz bekliyordu. Doğrusu burası hakkında söyleyecek çok bir şeyim yok. Müdavimlerinden dinlemek daha doğru olacaktır. Ne de olsa 1967 yılından beri mevcudiyetini sürdüren bir mekan. Kahvesi evvelden nasıldı; servis, oturma düzeni, fiyatları ya da sahipleri nasıldı bu konularda bir mukayese yapamayacağım. Ama şunları söylemek isterim... Fiyatları uygun bir yer. İki Türk Kahvesine yanlış hatırlamıyorsam 16 TL ödedik ki b