Seneler geçtikçe her şey değişiyor. İnsanlar, doğa, eşyalar ve arabalar. Bizim ve yükün taşınması için kullanılan arabalar, gün geçtikçe farklı modelleri ile yollardaki yerini alıyor. Tek bir markadan başlayan bu serüven bugün 70 kadar marka ile büyük bir pazar yaratmış durumda. Sedan, hatchback, caprio gibi farklı modellerde araçlar farklı şeyler sunarak, bizlerin daha iyi yolculuk etmesini sunuyor. Eski araçlara bakarsanız daha dik köşelere ve basit iç dizaynlara sahip. Bugün ki araçlarda sadeliğe yer yok demek doğru olur herhalde. Yeni araçların eskilere nazaran zaten ilk başta görüntüleri dikkat çekiyor. Bazı markalar bazı modellerini birbirine benzeterek tekrar çıkarsa da, pek çok marka modellerinin devamı olanı çok farklı hallere sokup kullanıma hazır hale getiriyor.
Mesela değişmeyen bir model olarak, Fiat 500 Ailesinin 500 isimli modelini ele alabiliriz. Aracın tamamen aynı kaldığını söyleyemesek bile, Fiat'ın kemik modellerinden biri olan 500'ün pekte eskisinden farklı olduğu görünüm açısından en azından söylemek yanlış olur. Tabi ki iç ve dış tasarımları bakımından değişiklik var ama, genel olarak Fiat bu modelde eskiyi koruyup, efsane modelini günümüz teknolojisi ile harmanlamak suretiyle yollara tekrar sürmüş. Bir başka modelini neredeyse hiç bozmayan, halk arasında 'tosba' diye nitelendirdiğimiz Volkswagen'in Beetle model aracı. Bu modelde de eskisi en azından dış görünüm olarak korunmuş ve piyasaya sunulmuş. Bir zamanların en çok satılan araçlarından biri olan VW Beetle, bugün biraz fiyatı ile, aile arabası olmaktan çıksa da, şekil bakımından hala aynı denilebilir. Bazı markalar ise eski tasarımları giderek değiştiriyor ve yepyeni bir araç ortaya koyuyor. Buna bir çok örnek vermek mümkün. Mesela;Chervolet Camaro, Ford Mustang, Porsche 911 gibi pek çok marka, bu modelleri üzerinde pek fazla oynamış ve yepyeni bir görünüm kazandırarak halka sunmuş. Hangisi daha ideal tartışması tabi ki zevk ile alakalı, ama bana sorarsanız bazı araçları zaten 'klasik' hali ile almak daha güzel. Aynı arabanın model yılı olarak bakıldığı zaman, kendi klasmanında çok daha estetik ve güçlü araçları olduğu söylenebilir. Ama 'klasik' araçlar tabi ki,konfor, yakıt gibi şeylere bakılmaksızın estetik bir haz duygusu ile alınır. Bazı modellerin 'klasik' olanı bence daha hoş. Bunun en güzel örneği şüphe yok ki Ford Mustang.
Tek Düzen Hesap Planı (TDHP), işletmelerin muhasebe kayıtlarını ve mali tablolarını standart bir formatta tutmalarını sağlayan bir sistemdir. Türkiye'de, TDHP 1994 yılında yürürlüğe girmiştir ve Vergi Usul Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde Maliye Bakanlığı tarafından belirlenmiştir. TDHP'nin temel amacı, mali tabloların anlaşılabilirliğini ve karşılaştırılabilirliğini artırmak, muhasebe kayıtlarının doğruluğunu ve güvenilirliğini sağlamaktır. Tek Düzen Hesap Planının Özellikleri 1. Standartlaşma: - Bütün işletmeler için aynı hesap kodları ve hesap isimleri kullanılır. Bu, farklı işletmelerin mali tablolarının karşılaştırılmasını kolaylaştırır. 2. Detaylı Yapı: - TDHP, ana hesaplar, alt hesaplar ve yardımcı hesaplardan oluşur. Bu yapı, muhasebe kayıtlarının daha detaylı ve spesifik olmasını sağlar. 3. Hesap Kodları: - TDHP'de her hesap için belirli bir kod sistemi kullanılır. Bu kod sistemi, hesapların sınıflandırılma
Yorumlar
Yorum Gönder