Ana içeriğe atla

Bilgisayar Oyunları ve 2000'li Çocukluk

Atari'den Mario oynarak başlayan oyun sürecim;Mortal Kombatgibi Atari oyunları ile devam etti.Yanılmıyorsam 2000 yılında falan ilk defa bilgisayar ortamında bir oyun oynamıştım.O da NFS Underground serisinin ilki ve efsanesi olan The Need For Speed oldu.

Oradaki McLaren'i herkes hatırlar muhakkak.Sürekli yarış yapılan,bazen pistte bazen ise dağlık bir alanın ortasındaki otobanda süren bu yarışlar benim en çok zevk aldığım oyun deneyimimdi diyebilirim.
Daha sonraları ilk futbol oyunum FİFA 2004 olmuştu.Benim için futbol adına hatırladığım en güzel yıllardı.O zamanki kadrolar ve futbol anlayışı şimdikinin çok çok üzerindeydi.Zıdane,Beckham,Carlos Real Madrid'de Del Piero Juventus'ta idi.Oyunu ilk defa yüklediğim zaman piksel piksel oturup kalkan taraftar bile bana sanki çok gerçekmiş gibi gelmişti.Bugün PES 2016 bakınca,aralarındaki grafik farkları da ortaya çok net çıkıyor.Bunun daha iyisi yapılamaz dediğim her oyunun daha iyisi yapıldı.FİFA serisini 2011'e kadar oynadım.Sürekli Manager Modu oynayıp ara sıra kendi aramızda turnuva yapıyorduk.Joystık ile oynamaya zor alışsam da bugün klavye ile oynamak daha zor geliyor.Ve bir efsane haline gelmiş GTA Vice Cıty.Henüz sene 2004 iken 'Bu oyun dünyanın en iyi oyunu olmalı sanırım' dedirtmişti.Karakteriniz özgür olarak geziyor.çatışıyor arabaya biniyor.Bunların yanı sıra polis sizi kovalıyor ve farklı şifreler ile oyunu renklendirebiliyorsunuz.GTA Vice City'de de daha iyi bir oyunu beklemez iken bu serinin devamı olan San Andres geldi.Burada karakter daha özgürdü ve oyun içerisinde daha çeşitli işler vardı.Bugün ise GTA 5 tamamen gerçek dünyayı sunmuş.Bunun daha ilerisi ne olabilir bilinmez.O kadar oyun sayıp
Türk gencinin okuldan kaçmak için sebebi olan tek oyunu saymaz isek ayıp olurdu;Counter Strıke 1.6.Bu oyun genellikle internet cafelerde oynansa da evlerde de pek çok sayıda oynayan mevcut.Bu oyunda garip olan yıllar geçse bile artık eskidi denilen bir çok oyun oynanmaz iken;bu oyun hala pek çok kişi tarafından ısrarla oynanıyor.Herhalde takım halinde Türkiye'de en çok oynanmış oyun Counter Strıke 1.6'dır.Mansion bölümüne kurduğumuz oyunda;o havuz başında bıçak ile kavgaya tutuştuğumuz çok olmuştur.Genelde b*kluk olarak anılan yerin kullanılması yasaktı.Hey gidi hey;hep freg(yani adam vurma skoru)de sonuncu olsam bile zevk aldığım ender oyunlardandır.Online olarak herkes Knıght ile başlasa da ben Metin2 oyunu ile online tabanlı oyunlara başlamıştım.Neyin ne olduğu diğer oyunlara göre daha açık olması kolaylık olsa da ;yeni olması henüz oturmamış güvenlik sebebiyle zorluk yaşatıyordu.Çarım soyula soyula çar soymayı öğrendiğim oyundur Metin2.
O server seçerken ki hırçın müzik 1.köye gelince yerini hoş bir nidaya bırakınca;aç yabani köpekleri kesesin bile gelmiyordu.Domuzların seni yiyemeyeceği bir yere gidip,o müziğin vermiş olduğu duygusallıkla fütürsuzca ve anlamsızca skillere basıp duruyordum.Ara da metin taşları düşüyordu düşmesine ama 'Beceri Kitabı' denilen ileri seviyeler için işe yarayan o kitaplar bana boş gelip kelepir fiyata pazarda satıyordum.Son yıllarımda hiçbir bilgisayar oyunu oynamıyorum.Bu yazımı da ilk oynadığım oyun Mario aklıma gelince yazmak istedim.Şimdi düşünce hem sokak hem bilgisayar başında oyun oynayan son nesil olarak;az da olsa şanslı olduğumuzu söyleyebilirim.Bugün çocukları maalesef ebeveynleri değil bilgisayar oyunları ve telefon uygulamaları büyütüyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Başlangıç İçin Gitar Tavsiyeleri

Hayatımıza yeni şeyler sokmak isteriz. Bunlar; insan, hobi, şehir ya da düşünce olabilir. Hobi edinmek, genellikle devamlılığı gelmeyen uğraşlardır. Bir anlık hevesle başlayıp daha sonra bıkarız. Bunların başında da enstrümanlar gelir. Herkes (çoğumuz) bir enstrümanı; sesini ya da duruşunu severek almak ister. Yıllar önce ben de en sevdiğim enstrüman olan gitarı aldım. Yaklaşık dört yıldır elimin altında duran bu güzelim aleti henüz daha yeni keşfediyorum. Son üç aydır sıkı çalışıyorum. Daha önce imkansız gördüğüm bazı teknikleri yeni yeni uygulamaya başladım. Hatta bareli akorları ''Bunu hayatta basamam'' diyerek uzunca zaman aynı akorlar ile geçiş yapmak suretiyle tıngırdattım gitarı. Bugünlerde ise sağ elimi farklı ritmlere alıştırma çabası içerisindeyim. Lafı fazla uzatmadan başlangıç seviyesinde alınabilecek birkaç gitar tavsiyesinde bulunayım dedim. Verdiğim klasik gitar örneklerinin muadilini kendi mahallenizdeki ya da şehrinizdeki müzik marketlerden bulabilirsin

Mandabatmaz Türk Kahvesi -1967/ Beyoğlu

Beyoğlu adımlamak için en çok bulunduğum yer İstanbul'da. İnsan çeşitliliği bakımından ülkemizde daha renkli bir yer var mıdır bilmiyorum. Geçtiğimiz gün yine oradaydım. İstiklal merkezli bir Beyoğlu salınımında bulundum sevgilimle. Nerede oturalım sorularını sağnaklaştırdığımız tam o an kız arkadaşım "Mandabatmaz'a gidelim" dedi... Daha önce adını duymuştum lakin hiç uğramamıştım. Yakın sayılırdık o sokağa. İstiklal'in gürültü ve hengamesinden hemen Olivia Geçidi Sokağına girdik. Az ileride sıralı yer tabureleriyle bizi Mandabatmaz bekliyordu. Doğrusu burası hakkında söyleyecek çok bir şeyim yok. Müdavimlerinden dinlemek daha doğru olacaktır. Ne de olsa 1967 yılından beri mevcudiyetini sürdüren bir mekan. Kahvesi evvelden nasıldı; servis, oturma düzeni, fiyatları ya da sahipleri nasıldı bu konularda bir mukayese yapamayacağım. Ama şunları söylemek isterim... Fiyatları uygun bir yer. İki Türk Kahvesine yanlış hatırlamıyorsam 16 TL ödedik ki b