Ana içeriğe atla

Kısa Film Çekerken

Kısa film çekmek, çeken insana 'minimal' bile olsa belirli şeyler katar. Her şeyden önce optimumu(en uygunu) yakalamaya çalışmak bile insana rasyonel reflekslerle dengeler kurma meziyetini kazandırır. Kısa film çekenler sadece kamerayı eline almak yerine işin pek çok kısmında taşın altına elini sokan insanlar olursa- ki öyle olması gerekir - yönetmenlik meselesini biraz daha kavramış olurlar. Kısa film çekenler genellikle çok düşük bütçelerde, ucuz kameralarla ve basit oyunculuklarla karşımıza çıkar. Tabii, özellikle büyük festivallerde görünmek ve ödül almak amacınız yoksa bu tip (teçhizat anlamında) vasatlar size yetecektir. Kısa film çekme kararı alanlar; bütçe, kurgu, casting, after effect ve daha pek çok alanda performans göstermeleri gerekecektir. Sesten görüntüye oradan mekan ayarlama ve kostüme kadar hemen her konuda
sizden başka -  muhtemelen - etrafınızda çok az kişi olacağı için bunları peşinen göze almak durumundasınız. Başka bir meselede 'Neden kısa film çekiyorum?' sorusuna verdiğiniz cevaptır. Bu cevapları, sinemaya ve hayata karşı yaklaşımlarımız belirler. Çoğu kişinin cevabı farklı olacaktır.

Gerekli ekipmanlar ve finansman sağlandıktan sonra, artık filminizi çekmeye başlarsınız. Umarım yakın zamanda ben de bir kısa film çekeceğim. Önerilerinizi beklerim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Başlangıç İçin Gitar Tavsiyeleri

Hayatımıza yeni şeyler sokmak isteriz. Bunlar; insan, hobi, şehir ya da düşünce olabilir. Hobi edinmek, genellikle devamlılığı gelmeyen uğraşlardır. Bir anlık hevesle başlayıp daha sonra bıkarız. Bunların başında da enstrümanlar gelir. Herkes (çoğumuz) bir enstrümanı; sesini ya da duruşunu severek almak ister. Yıllar önce ben de en sevdiğim enstrüman olan gitarı aldım. Yaklaşık dört yıldır elimin altında duran bu güzelim aleti henüz daha yeni keşfediyorum. Son üç aydır sıkı çalışıyorum. Daha önce imkansız gördüğüm bazı teknikleri yeni yeni uygulamaya başladım. Hatta bareli akorları ''Bunu hayatta basamam'' diyerek uzunca zaman aynı akorlar ile geçiş yapmak suretiyle tıngırdattım gitarı. Bugünlerde ise sağ elimi farklı ritmlere alıştırma çabası içerisindeyim. Lafı fazla uzatmadan başlangıç seviyesinde alınabilecek birkaç gitar tavsiyesinde bulunayım dedim. Verdiğim klasik gitar örneklerinin muadilini kendi mahallenizdeki ya da şehrinizdeki müzik marketlerden bulabilirsin

Mandabatmaz Türk Kahvesi -1967/ Beyoğlu

Beyoğlu adımlamak için en çok bulunduğum yer İstanbul'da. İnsan çeşitliliği bakımından ülkemizde daha renkli bir yer var mıdır bilmiyorum. Geçtiğimiz gün yine oradaydım. İstiklal merkezli bir Beyoğlu salınımında bulundum sevgilimle. Nerede oturalım sorularını sağnaklaştırdığımız tam o an kız arkadaşım "Mandabatmaz'a gidelim" dedi... Daha önce adını duymuştum lakin hiç uğramamıştım. Yakın sayılırdık o sokağa. İstiklal'in gürültü ve hengamesinden hemen Olivia Geçidi Sokağına girdik. Az ileride sıralı yer tabureleriyle bizi Mandabatmaz bekliyordu. Doğrusu burası hakkında söyleyecek çok bir şeyim yok. Müdavimlerinden dinlemek daha doğru olacaktır. Ne de olsa 1967 yılından beri mevcudiyetini sürdüren bir mekan. Kahvesi evvelden nasıldı; servis, oturma düzeni, fiyatları ya da sahipleri nasıldı bu konularda bir mukayese yapamayacağım. Ama şunları söylemek isterim... Fiyatları uygun bir yer. İki Türk Kahvesine yanlış hatırlamıyorsam 16 TL ödedik ki b